9 Ocak 2012 Pazartesi

temmuz şiiri



bedenlerimize düşen akşam

başlamak için yeniden

ova ve tepe birbirine karışırken

kırılır tendeki tuz ve hece

ağıza alınmaz sözlerde


utanmaz ada, bu oda

saçlarımız uzarken inatla

yakarız içimizdeki otları

aşk, kan ve balçıkla

gecenin karanlık sesinde


o lavanta uzanırken ay'a

cama düşen gölgenin izinde

tenlerimiz buğulanırken gecede

göl soğur, içindeki balığa

yeniden ve yeniden


bitirmeden tekrar ay ve gece

bende ki suret sende ki ayna

haylaz iki kedi ve dam

damarlarımızda dolaşan şarkıdan

ibaret, bir gece iki bavul ve tatil...


20 temmuz 2011, çengelköy

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder